Blog

Koçvari yaklaşımda 4 temel duygu

pexels-thirdman-7993901
Çalışan Bağlılığı / Güven / Liderlik

Koçvari yaklaşımda 4 temel duygu

Koçvari yaklaşım ile liderliğin yolları bir süredir kesişiyor, koçluk becerilerini kullanarak liderlik etmenin faydaları üzerine yazılıyor, gerçek hayattan örnekler veriliyor. Ben de bu yaklaşımın olumlu sonuçlarıyla ilgili yazılar yazdım, bu yaklaşımı destekliyorum.

Kısaca koçvari yaklaşımı hatırlarsak…

  • Ekip arkadaşı ile konuşurken anda ve orada olmak,
  • Ekip arkadaşını dinlerken dünyada başka biri yokmuşcasına dinleyebilmek,
  • Ekip arkadaşına güçlü sorular sorarak hedefe ulaşırken kendi yolunu bulmasını teşvik etmek,
  • Etiketleme, küçümseme, yargılama, yönlendirme, tavsiye verme davranışlarını göstermemek, kendimize saklamak,
  • Hemen bir “çözüm” bulma yaklaşımında olmamak,
  • Yapılacak işler ve bitirilecek zamanlarla ilgili sorumluluk hatırlatan rolde olmak,
  • Dinlemek, bol bol dinlemek.

Bu önemli koçluk eylemlerinin başarılı olması için sadece eylemin yapılması değil, belli duyguların karşıya geçirilmesi gerekiyor. Ağzımızdan bir kelime çıkarken ses tonumuz veya yüz ifademiz başka bir şey söylüyorsa orada koçluk yaklaşımı başarılı olmaz, karşıya geçmez, güven yaratmaz. Bu yazımda koçluk yaklaşımının başarıya ulaşması için karşıya iletilmesi gereken samimi enerjiyi & duyguları paylaşmak istiyorum.

Sabır

Dinlerken orada olduğunuzda, hataları hemen düzeltmek yerine sorumluluğu çalışana verdiğinizde koçvari yaklaşım göstermiş olursunuz, ve bu ancak sabırlı olduğunuzda sonuca ulaşabilir. Sabırlı olmak bu noktada

  • Hemen kendi çözümünü masaya getirmemek
  • “Başka” diyerek çalışanın konuşmaya devam etmesini teşvik etmek
  • İşin yavaş gitmesine veya performans düşüklüğüne karşı saygıyla sabır göstermeyi içeriyor.

İnanın sabırlı olduğunuzda bunun enerjisi karşıya geçecek, içinizden veya dışardan size gelen baskıları kenara koyup arkadaşınızı gerçekten dinleyebildiğinizde bu da onu hissedecek ve koçvari liderlik yaklaşımı başlayacak.

Merak

Merak, hele çocukça bir merak hem koçluğun en temel duygularından hem de koçvari liderliğin olmazsa olmazlarından… Merakla dinlediğinizde…

  • Konuyla ilgili eski referansları bir kenara bırakabiliyorsunuz,
  • Gerçekten arka planda neler olduğunu merak ederek soruyor ve dinliyorsunuz,
  • Kendi bildiğinizin doğru olmayabileceğini düşünerek yeni gerçekleri keşfetmek için dinliyorsunuz…

Bunu yapabildiğinizde karşıya o eşsiz “yargısız sorma” enerjisi geçiyor.

Seni dinliyorum, beynimin bana sürekli söylediği “çözümleri” rafa kaldırdım, sendeyim.

Empati

Önce kendinize sonra karşınızdakine empati gösterdiğinizde artık o konuda yeni yaklaşımlara açıksınızdır. Empati bir diyalogda karşımızdaki ile “uyumlandığımızda” kendini gösterebilir. Onun ses tonuna, duruşuna, yüzüne dikkat ederek, görünenin arkasında neler olup bittiğini anlamaya ve onu hissetmeye dönük bir yaklaşımdır. Bu enerjiyi yakaladığınız ve gösterebildiğinizde karşıdaki insan bunu mutlaka hissedecek, sizin empati çabanızı algılayacak, kendini daha açık ve net ifade etmeye çalışacaktır.

Güven

Güven olmayan bir ilişkide, diyalogda koçvari yaklaşım olamaz, denenirse de işe yaramaz. Çalışanın, konuşanın dinleyene, müdürüne güvenmesi neredeyse ilk koşuldur. Bu güvenin de bir “enerjisi” var, sözlerinizde, tonlamanızda, dinlemenizde, bu güven hissedilebilir. Bu güveni yaratmak ve sürdürmek için yapabileceklerinizle ilgili şu yazıya da bakabilirsiniz. Önce siz güvenin, uygun şekilde delegasyon yapın ve sözlerinizle yaptıklarınız birbirini desteklesin.

Koçvari liderlik yolculuğunda başarılar diliyorum.

 

Fikrinizi buradan belirtin

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir