Evden Çalışanları Kucaklamanın 4 Yolu
Evden Çalışanları Kucaklamanın 4 Yolu
Evden çalışma pandemi öncesinde gelişen bir eğilimdi, pandemi ile birlikte aniden mecburiyet haline geldi, şimdi de iş hayatına “yerleştiği” zamanlardan geçiyoruz. Bu tip çalışmanın şirketler açısından avantajlarını şöyle sıralamak mümkün:
- Lokasyona bağlı olmadan yetenekli çalışanlara ulaşmak
- Ofis maliyetlerinin azalması
- Ulaşım maliyetlerinin azalması
- Çalışanların esnekliğinin verimliliğe yansıması
- Özgürleştirici bir iş deneyimi
Uzaktan çalışma arttıkça da sorunları da beraberinde getirdi:
- Çalışanların kopukluğu
- Çalışanların tatminsizliği
- Aşırı çalışma ile ilgili sorunlar
- Yeni katılan çalışanların kültür entegrasyonu
- Çalışanların “içeride” hissetmemeleri
- Mikro yönetime alışmış ekip liderlerinin boşluğa düşmesi
- Çalışanların stres seviyesi %70 artmış. (WHO araştırması)
Evden & uzaktan çalışanların hem bağlı hem verimli hem de tatmin olmuş şekilde çalışabilmeleri için neler yapılabilir? Ofise dönüş süreci ile ilgili şu yazım da yardımcı olabilir..
https://bertayfisekci.com/2021/07/18/ofise-donme-sureci-icin-5-oneri/
İnsanlarla Bağ Kurma Anlarına Olanak Tanıyalım
Aynı ofiste çalıştığımızda koridordaki iş arkadaşımızla “hafta sonun nasıldı?” sohbeti yapabilir, kısa dokunuşlarla sosyal hayatımızı geliştirebilir, insanlarla bağımızı oluşturabiliriz. Evden çalışıldığında bu çok da mümkün olamıyor, sadece belli Zoom/Teams toplantılarında bir araya gelindiğinde bu küçük dokunuşlar olmadığında evden çalışanlar “yalnız” hissedebiliyorlar. Bundan introvert (içe dönük) çalışanlar da etkileniyor.
Ayrıca yalnız uyuyan insanların daha az kaliteli uyku aldıkları çünkü “mini uyanmaları” daha fazla yaşadıkları saptanmış. İnsanlar başka insanlarla bağ kurmaya muhtaç, bunu arayan canlılar ve bunu iş yerinde de çok sık görüyoruz. Verimlilik bir tarafta büyük baskı yaratırken bu bağı unutabiliyoruz.
Aynı ofiste birlikte çalışırken bir toplantı öncesi bir türbülans oluşur, herkes birbiriyle konuşur ve “dün akşamki maçı izledin mi?”den “Ne olacak bu memleketin hali”ne kadar bir sohbet havası oluşur. Bu hemen iş konuşmalarından önce değerli bir bağ süresini ifade eder. Bu insani bağ süresini Zoom toplantılarının öncesinde de yapalım. Doğal olarak bir sohbet varsa, hemen power point’e girişmeden önce bu sohbetlere izin verelim.
Analog İletişimi Artıralım
70,000 çift ile yapılan araştırmada 12 ay boyunca uzaktan romantik ilişkilerini sürdürebilen çiftlerin her gün “telefonla” konuştukları ve günlük önemsiz konular hakkında gevezelik ettiği, güldüğü, paylaştığı ortaya çıkmış. Bu şekilde empatik bağların daha yüksek olduğu saptanmış… Bu verileri iş ortamına aktarırsak, uzaktan çalışanlar ile bu “analog” insani bağı oluşturmak onların ekibe bağlanmalarını kolaylaştırabilir. Bu konuşmaların 1 saat sürmesi gerekmiyor, belki 5-10 dakikalık kısa telefon görüşmesi bu bağı sağlayacaktır. Bunu şu örnekte de görüyoruz, eposta ile iletişimde “varsayımlar” üretiyoruz, “algı” tahminleri yapıyoruz, herhalde diyoruz “şöyle demek istemiştir”… epostaya yine yazılı cevap verdiğimizde bu varsayımlarımız karşıya öylece yansıyor ve epostayı yazan da bizimle ilgili varsayımlar üretiyor. Bunun yerine telefon edip aklımızdakileri iş arkadaşımıza sorduğumuzda birinci ağızdan konuyu öğrenebiliyor, gereksiz varsayımlar ve algı planlamalarına vakit ayırmamız gerekmiyor.
Ekip Gevezelik Zamanı Yaratalım
Bir zoom toplantısı için takvimde yer aradığınızda bazen çok sayıda çalışanı aynı noktada yakalamak zor olabiliyor. Bu kısa ekip konuşmalarının önemini de gördüğümüzde şöyle bir önerim olabilir: Tüm ekip haftada bir saati takvimlerinde “açık bıraksınlar”, o saatte ekipteki herkes istediği kişiyi kısa dokunuşlar ve sohbet için arayabilsin. Böylece arkadaşım müsait mi acaba diye düşünmeden bir bağ kurma, sohbet etme, günlük paylaşımlar yapma imkanı olabilir. Veya, o belirlenen saatte bir Zoom odası açık tutulur, gelenler sohbet eder, konuşur, gülüşür 🙂 Gülmek insanları birbirine yaklaştıran en önemli araçlardan biri…
Gülmek için Alan Yaratalım
Psikolog Robert Provine’e göre “Kahkaha estetik ve sese ait olarak “insan şarkısı” olarak adlandırılabilir. Bu 6 kuşun senkronize olması, bir köpek grubunun birlikte havlaması gibi insanları birbirine bağlar ve senkronize eder.
İlginç bir biçimde ofis ortamında kahkahanın her zaman “komik” anlatılara olmadığını, çoğunlukla grubun birliktelik sağlamak için birlikte kahkaha attığını gözlemliyoruz. Örneğin şu aşağıdaki cümlelerden sonra bir kahkahanın kopması, bu cümlelerin o anlatı içinde komik olmasından değil, bir insani bağ ihtiyacı ile olduğunu söyleyebiliriz.
“Sonra görüşürüz!”
“Bunu halledebiliriz sanırım!”
“Benden bu kadar, bittim, mahvoldum”
“Sana demiştim değil mi?”
Burada kahkaha mizah içermiyor fakat genel havayı yükseltmek, odayı yumuşatmak için atılıyor ve insanların bağını güçlendiriyor. Bu da bazı hayvan gruplarındaki bağ kurma ritüellerine benziyor, gerginliği azaltıyor ,stresi boşaltıyor.
- Gülme eşiğinizi düşürelim 🙂
- İnsanların iş ortamında daha fazla bir araya gelmelerini sağlayalım.
- Çeşitli vesilelerle kutlamalar düzenleyelim, kısa mizahi konuşmalar yapalım…
- Ayrılık ve hoş geldiniz konuşmaları yapalım,
- Ekipte mizah gücü daha iyi olan bir arkadaşımız varsa onu öne çıkarmaktan çekinmeyelim.
Bu konuda destek almak isterseniz bana ulaşabilirsiniz.